2. Eyl, 2015

SAVAŞ BEBEKLERİ VE ÇOCUKLARI İÇİN BİR NİNNİ PAYLAŞ

SAVAŞ BEBEKLERİ VE ÇOCUKLARI İÇİN BİR NİNNİ PAYLAŞ

Psikoterapik hikayeler insana kısa, esprili, hemen hemen her yaştan ve kültürden bireyin anlayabileceği, gerçek ya da hayali olan tecrübe paylaşımlarıdır.

Dünyada gelmiş geçmiş tüm savaş, savaş sonrası fotoğraflarının, gözlemlerinin en küçük karesi dahi bir psikoterapik hikayedir: yani savaş tarafları ve karşıtlarına çok şey anlatır. Ülkeler üzerinde kaos yaratılmadan önce kaosu yaratan yapılar, daima sonucunu bilerek acımasızca hareket eder. Dönüp, insanlık dersi vermelerine gerek yoktur.

Peki dünya üzerindeki bu oyun ve yalan niye? Bazı sektörlerin ve kutuplaşmış düşüncelerin devam etmesi bir candan daha mı önemli?

İnancım büyük. Dünyaya geliş amacımız sınavsa “Allah’ım yalvarırım artık bizi sınama!” Bu kötü ile iyinin mücadelesi ve sabır ve inanç sınavı ise; hem aşikare kötü hem de iyi maskesi altındaki kötüler iyilerin artık çok üstünde ve daha organize.

Bugün, annelere, babalara, anneannelere, babaannelere, büyükbabalara/dedelere sesleniyorum. Biz onları güzel bir dünyada yaşamaları umuduyla dünyaya getirdik. Ninnilerle büyüttük ya da henüz büyütemeden kaybettik.

Her dilde lütfen ulaşabildiğiniz kadar noktaya ulaşın. Din, dil, ırk, kıyafet şekilciliği gibi ayrımlara takılmayın. HEPİMİZ İNSANIZ. Tepkinizi paylaşın. Ülkenizdeki ninnileri kaydedin, kaydedilmişlerden seçin ve lütfen hiç olmazsa bebekler ve çocuklar için bunları sosyal medyada paylaşın. Bunu yapamıyorsanız savaşa “DUR!” Demek için ve toplumsal tepki yaratabilmek için herkes evinin duvarına kırmızı boyanmış ayakkabı bıraksın, taksın ya da yapıştırsın. Fotoğrafını sosyal medyada paylaşsın. Devletleriniz savaş ya da iç savaşla mücadelesini sürdürürken siz de dünya medyasına sesinizi duyurun. Yalnız medyada yer alan değil, adını hiç duymadığınız dünya vahşeti için bunu yapın. Dünyanın pek çok yerinde adı “savaş” olmayan katliamlar yaşanıyor, araştırın!..

Bugün onlara, bize, yarın size… Dünya, insanın kendi içinde. Neyi görmek ya da görmemek istiyorsak dünya yalnızca ondan ibaret sanıyoruz. Yalnızca yemek yemek, gezmek, giyinmek, alışveriş etmek, eğlenmek vs. yani yalnızca ben.

İNSANLIK UYAN, HENÜZ GEÇ OLMADAN.