7. Eki, 2015

MAHKUM

PSİKOTERAPİK HİKAYELER 56

MAHKUM

O gün suçlunun idam edilmesi gerekiyordu. Kral kendisinin doğum gününe rastladığı için suçluyu cezalandırmak istemiyordu. Bir yılda bağışladığı mahkum sayısı da yasaların koyduğu sınıra gelmişti. Bu yüzden mahkumu bağışlayamıyordu. Danışmanlarından birisi bir fikir ortaya attı.: “İki kağıt hazırlayalım. Birisine ölüm, diğerine hayat yazalım. Mahkum hangisini seçerse kaderi o olsun.”

Bu fikir kralın hoşuna gitti. Kağıtları hazırlamak için görevlendirilen vezir, çok katı kalpliydi ve suçluların bağışlanmasından nefret ederdi. Her iki kağıda da “ölüm” kelimesini yazdı. Mahkum vezirin yaptıklarını fark etti. Önce çok şaşırdı fakat sonra ne düşündüyse hiç itiraz etmedi. Ölüm yazılı kağıtlar masanın üzerine bırakıldı. Vezir pis pis gülüyordu. Mahkum sessizliğini korudu. Kağıtlardan birisini aldı. Kağıdı açmadan “Seçtiğime razıyım.” diyerek kağıdı yuttu.

Kral: “Sen ne yaptın? Nasıl çıkaracaksın şimdi onu?” diye sorunca da : “Efendim, diğer kağıdı açarız. Orada ne yazılıyorsa demek ki onun zıddı olanı da ben yutmuşum demektir.” Diye cevap verdi. Kral: “Haklısın.” Dedi ve masadaki kağıdı açtılar.

Mahkum özgür bir şeklide evinin yolunu tutarken vezirin yüzü simsiyah kesildi.