30. May, 2016

NİTELİKLİ OLANLARIN AZ OLMASI, "GÜÇSÜZ VE ETKİSİZ OLMALARI" ANLAMINA GELMEZ!

 

Dünya siyasetinde,
her dönemi kendi içinde, kendi şartlarında;
her bireyi kendi karakteri ve ruh sağlığı ile yorumlamak gerekir.
Neyi, ne için yaptığınız, kaynakları neden ve nereye yönlendirdiğimiz çok önemlidir.

Toplum içinde zeka seviyesi düşük ve orta derecede olanlar vardır. Onlar PR çalışmaları ve zayıf yönlerinin kullanıldığı çalışmalar sonucunda kolay yönlendirilebilirler.

Zeka seviyesine bağlı olmaksızın bahsi geçen konuda bilgisi olmayan ve kandırılmaya açık bir grup vardır. Onlarda da PR etkili olur.

Zeka seviyesi iyi ancak ırk, din, ekonomi ve bağlı olduğu grubunun inancının hedefi farklı yönde olanlar vardır. Üzerinde hiçbir etkiniz olamaz.

Zekası, kendine çıkar elde edebileceği herşeyi kullanmaya yetecek, masumları kandırabilecek kadar yüksek, sürekli hedefi değişen ancak çıkar hırsı asla değişmeyen, insani duygulardan ve inançlardan arındırılmış kötüler vardır. Şeytanla anlaşmak için masaya oturulmaz! Onunla ancak, inançlı ve iyi olunarak ve iyileri arttırarak başa çıkılabilir.

Unutulmamalıdır ki; toplumların içinde

hem zeka ve inanç seviyesi yüksek,

hem analitik yeteneğe hakim,

yönetsel ve askeri becerileri olan,

vizyon sahibi,

stratejik düşünebilen,

yönetim sistemleri ve politikalar,

ekonomi ve gerçek yatırımın ne anlama geldiğini bilen yatırım uzmanları da vardır.

Tarih ve hedefleri yani detayda siyaset tarihi, ırkların siyaset tarihi, dünya genel tarihi, ülkeler genel tarihi, özellikle de dinler tarihi ve hedefleri ile

asimilasyon projelerini analiz edebilenler de vardır.

PR ve medya gücünün ne anlama geldiğini,

toplumların nasıl da bilinçli projeler ve programlar ile zamanının ve üretiminin öldürüldüğünü görenler de vardır.

Bazı yardım ekiplerinin, dünyanın pekçok yerinde aslında, istedikleri araştırma alanlarında rahatça olabilmelerini sağlayan, imkanları kullanma hedefli tiyatrocular olduğunu görenler de vardır.

Olayları ve kişileri mimiklerinden tutun da kullandıkları kelimelerin niteliğinden başlayıp, kelimelerin cümle içinde kullandıkları vurgu sırasına kadar bireylerin aslında o konuda gerçekte neyi düşündüğünü tahlil edebilen uzmanlar,

dünya siyasetine hakim ve aslında kimlerin nereye koştuğunu daha doğrusu nereye koşturulduğunu gören iyiler de vardır.

AZ OLMAK, "GÜÇSÜZ OLMAK" ANLAMINA GELMEZ!

Basit bir örnek: gerçekten bireysel olarak neden hizmet ediyorsun ve ayrıca kime?

Bunu çok uzun anlatmaya gerek yok; keza bunu anlamayana zaten uzun anlatsam ne kısa anlatsam ne!..

Saygılarımla,

fikuz