7. Mar, 2016

GÜVE

Evde iki tane güve gördük.

Çocuklar bayıldı. Hatta bir tanesini evdekilerden birisi öldürünce kaldı bir güve. Sabah çocuklar ikincisini aramaya başladılar nerede diye. Üzüntülerini görünce "Ah keşke bir tane çıksa!" diye diledik.

Birdi, iki oldu, üç oldu, beş oldu.

İlaçlamaya kıymadık, tatlı tatlı uçuyorlardı.

Hatta "Bunlar şimdi renkli olsalardı, kimse öldürmeye kıyamazdı!", dedik.

Sabah oldu, yazık, dedik... Akşam oldu, yazık, dedik. Resmen koruma altına aldık.

 

Birkaç hafta sonra evde birçok güzel güvemiz salına salına uçuyordu...

Sonra kazaklarımızın yendiğini gördük. Aile yadigarı örtüler de gitmişti...

Yazık dediğimiz, biz anlamadan bizi yedi bitirdi. Geriye dönüşü imkansız atadan kalma değerli eşyalarımızı bile. Şimdi ilaçlasan ne ilaçlamasan ne?..

Artık terliğin altında mecburen yok oluyorlar. Birşeylerimizi yemeseydiler, iyiydiler...

Çocuklar dahil, gördüklerinde yok ediyorlar.

Bir canlıya karşı sevgiyi böyle öldürdük, kini böyle büyüttük...

Kıssadan hisse...

 

Fikuz